Denemeler

Bir Mülhem

Simit kokusu ve denizin sesi…

Denizin sesini hiç tatmadım ama simidin  kokusunu ve elimde bıraktığı yapışkanlık hissini defalarca tattım. Sanırım bu ikisi yan yanayken güzel. Simidin bıraktığı yapışkanlık hissine denizin sesinde katlanabilirim.

Gözlerimi açtım. Elimde bir kitap, içimde bir çocuk. Kıpır kıpır…  Satırları okudukça büyüyor, büyümeyi istemezcesine… pembe elbiseli bir kız çocuğunun sevinç çığlıkları karışıyor denizin sesine. “ Baba pembe renkte balık tuttum tıpkı elbisem gibi.” Derken gözleri parlıyor. Bu benzerlik onu o kadar mutlu ediyor ki yüzüme sıçrayan gülümsemeyi engelleyemiyorum yahut engellemek istemiyorum.

Gözlerimi açtım. Elimde bir balon, içimde bir çocuk ,karşımda bir çocuk. Elinde  nerdeyse bütün renkleri barındıran kelebek şeklinde bir balon. Şaşırıyorum. Avucumun içinden mavi renkli ve tek esprisi kıvrımları olan balonum kayıp gidiyor. Ardından bakıyorum. Benim hiç olmayan ama hayali bile yüzümü kocaman gülümseten balonumun gidişi beni bir miktar üzüyor. Avucumun içinden hiç sahip olmadığım balonum gitse de yüreğimdeki kıpır kıpır çocuk kalıyor.

Okuduğunuz içerik sevgiyle oluşturulmuştur ❤️

Başa dön tuşu