Sosyal Psikoloji

Erteleme Davranışı: “Üşeniyorum Öyleyse Yarın!”

Günlük yaşantımızda hepimizin birçok görevi ve yapması gereken işler bulunmaktadır. Her bireyin kişisel ve toplumsal anlamda yapması gereken sorumlulukları vardır. Yoğun iş temposunun, ev işlerinin ya da okul hayatının yarattığı fiziksel ve psikolojik etkiler kişinin bazı durumlarda yapması gereken işleri geciktirmesine ya da hiç yapmamasına sebep olabilmektedir. Bu durumda kişi yapması gereken işini “o” anda yapmak yerine “yarın” yapmayı, ertesi gün olduğunda ise daha sonra yapmayı düşünmekte ve bu durum bir kısır döngü haline gelebilmektedir. Bu durumda erteleme davranışı ortaya çıkmakta ve kişinin yaşamında birçok alanda olumsuz etkilere neden olmaktadır.

Erteleme Davranışı Nedir?

Erteleme davranışı olarak bilinen “Procrastination” , bir işi başlatma ya da tamamlama konusunda yaşanan gecikmedir. Erteleme kişinin yapması gereken önemli bir işi/ görevi yapmak yerine, daha keyif verici ve diğer işinden daha az önemli olan bir işle meşgul olmasıdır. Kısaca, kısa süreli keyifleri, uzun süreli işlere tercih etme durumudur. İşlerin son zamana bırakılması da erteleme davranışı kapsamında değerlendirilmektedir (Stead, Shanahan ve Neufeld, 2010).

Erteleme Davranışının Psikolojik Etkileri Nelerdir?

Erteleme kişinin yapması gereken işlerden uzak durmasına yol açan bir durum olduğundan, kişinin kendisini suçlu, tembel, yetersiz ya da pasif olarak algılamasına sebep olmaktadır. Ayrıca, kişi onu tamamlayacak gücü kendinde bulamadığında kendi verimini de düşürmekte ve bu durum kişide ciddi bir stres ve kaygı yaratabilmektedir. Erteleme davranışı sık yaşandığında kişinin hevesini ve isteğini zayıflatabilir ve özgüven eksikliğine yol açabilir. Erteleme davranışı ilk başta rahatlama ve haz verse de zamanla kişinin anı yaşayamamasına sebep olur ve geç kalmışlık hissine yol açar. Bunların dışında kronik erteleme davranışı gösteren kişilerde depresyon, akılcı olmayan düşünceler de gözlenebilir. Kişide takıntılara sebep olur çünkü ertelemek kişiyi ertelediği şeyin esiri yapabilir ve kişi bunu sürekli hatırlar. Bundan dolayı kişi o an yaptığı şeylerden de zevk alamayabilir.

Önümdeki hayat çok kısa olabilir. Hayat çok değerli, boşa harcama! Her günü değer verdiğin şekilde tadını çıkar. Değer verdiğin şeyleri yeniden değerlendir. Önceliklerini kontrol et. Erteleme! Yap!

Irvin D. Yalom

Neden Erteleriz?

Bireylerin kişisel özelliklerini göz önünde bulundurduğumuzda, herkesin erteleme davranışının yapılma sıklığı ve nedenleri değişebilmektedir. Başlıca nedenler şunlardır:

  • Kişi kendisine ulaşılamaz hedefler belirlediğinde veya bir işi herkesten en iyi, en güzel yapmaya çalıştığında ya o işe başlama cesaretini hiç bulamaz ya da daha iyisine ulaşmak adına sürekli geciktirir. Mükemmeliyetçilik kişinin ertelemesine neden olabilir.
  • Kişi yapacağı işte kendisine bir anlam çıkaramıyorsa ve yeterli motivasyona sahip olamadıysa, işlerini geciktirebilir. Kişisel açıdan bir işte anlam bulamadıysa erteler.
  • Kişi, “ya şöyle olursa, ya bunu kötü yaparsam” gibi düşüncelerle kaygı yaşarsa daha fazla erteleme davranışı gösterebilir.
  • Kişi bir işte başarısız olup herkes tarafından alay konusu olacağı düşüncesindeyse o işe hiç başlamak istemez ve sürekli erteler. Başarısızlık korkusu erteleme davranışına neden olur.
  • Kişinin geçmiş deneyimleri ile gelecek beklentileri arasındaki çatışmalar erteleme davranışına sebep olabilmektedir. Bu durum kişinin hedef belirlemesine de engel olabilmektedir.
  • Başkaları tarafından izlendiğini ve değerlendirildiğini gören bir kişi heyecan durumunu kontrol edemeyeceğinden korkarak o işi yapmaktan kaçınabilir ve daha sonra yapmak isteyebilir.
  • Bir konu hakkında bilgi eksikliği olduğunu düşünen bir kişi, o işte ne yapacağı konusunda bir bilinmezlik yaşar ve şüphe duyar. Bu durum kişinin ertelemesine yol açar.
  • Kişinin zaman yönetimi konusundaki yetersizliği erteleme davranışına yol açar çünkü kişi günlük hayatında (iş yerinde, okulda vs.) zamanını etkili ve verimli bir şekilde kullanamadığında ve yapması gereken görevleri düzenli bir şekilde planlamadığında yapacağı işler hakkında kararsızlıklar yaşar ve işlerini geciktirme eğilimi gösterir.

Erteleme Davranışıyla Nasıl Başa Çıkabiliriz?

Öncelikle yapmamak için uğraştığımız her şey bilincimizde yer almaktadır ve diğer işlerimizi yaparken bile zihnimizi meşgul eder. Yapmamız gereken işlerin sıralamasını değiştirmemiz gerekir. Örneğin, kişi sevmediği bir görevi en son sıraya koyar ve sürekli erteler. Bu durum zamanını mutlu geçirmesine de engel olur çünkü aklında hep o görev vardır. Bu görevini listenin başına aldığında daha az zorlu bir dönem geçirmiş olur. O işi bitirdikten sonra daha rahat ve kaliteli bir yaşam elde eder.

Bunun dışında, işlerimizi yaparken kendimizi bunaltmadan yapmak için işimizi parçalara ayırabiliriz ve zorluk derecesini azaltabiliriz. Örneğin, bitirmemiz gereken bir sunum var fakat uzun süreceğini düşünüyoruz. Bir kerede bu sunumu bitirmeye çalışmak yerine, günde belirli saatlerde bunun üzerine çalışmalı kalan saatlerimizde ise keyif aldığımız şeyleri yapmalıyız. Böylece daha iyi hissedebiliriz.

Yapmamız gereken işleri gözümüzde büyütmemek gerekir ki sıkıcı bir durum olarak algılanmasın. Yapmadan önce ön yargılardan kurtulmalı, deneyim yaşamaktan kaçınmamalıyız.

Kendimize mantıklı bir zaman sınırı koyarak hedefimize odaklanmamızı sağlayabiliriz. Ayrıca, yardım istemekten çekinmemeliyiz çünkü ertelemenin en büyük kaynaklarından birisi de yanlış/akılcı olmayan inançlarımız ve düşüncelerimizdir. Ruh sağlığı alanında uzman kişilerden gerçekçi olmayan düşüncelerimizin farkına varıp bu düşüncelerin hangi davranışlara ve hangi duyguları yaşamamıza sebep olduğunu öğrenebilir, farkındalık kazanarak hayat kalitemizi artırabiliriz.


Yararlanılan Kaynaklar


Okuduğunuz içerik sevgiyle oluşturulmuştur ❤️

Başa dön tuşu