Bilişsel Psikoloji

Sevgide Doruk Noktası: Sevimli Saldırganlık

Sevimli saldırganlık nedir? Sevimli saldırganlığın altında yatan faktörler nelerdir? Duygu yoğunluğuna karşı beyin mekanizması nasıl çalışır?

Daha önce hiç tatlı bir bebeği ya da yavru bir kediyi ısırmak istediğiniz oldu mu? Sevimli saldırganlık olarak adlandırılan bu garip davranışın altında yatan faktörler oldukça merak uyandırıcı.

Bazı durumlara karşı insanlar, içinde bulundukları olumlu duyguların etkisiyle aslında olumsuz gibi algılanabilecek duyusal tepkiler verebilmektedir: Elde edilen bir başarı sonucu ağlamak, bir bebeğin yanaklarını şiddetle sıkma arzusu hissetmek veya sevimli olduğu düşünülen bir varlığı ısırma düşüncesinde olmak. Bağlamdan bağımsız olarak düşünüldüğünde şaşırtıcı sayılabilecek bu tepkilerin altında ne yattığı Aragón ve arkadaşları yaptıkları bir çalışmada ortaya konmaktadır. Çalışma, sevimli bir uyarıcıya yönelik kişilerin nasıl hem saldırgan hem de korumacı olabildiğini göstermektedir(1).

Duygu Yoğunluğuna Karşı Beyin Mekanizması

Mutluluktan ağlama ve sevimli bulunan nesneyi incitme isteği gibi tepkilerin ortak noktası duyguların en uç noktalarda, olabildiğince yoğun olarak hissedilmesidir. Bu yoğunluk öylesine fazladır ki beyin, kişinin içinde bulunduğu karşı konulamaz istekten kurtulabilmesi için olumsuz tepkiler ortaya koyarak denge yaratmaya çalışır. İki biçimli duygu ifadesi olarak adlandırılan bu durumda, olumsuz duyusal tepkinin asıl hedefi olumlu duygunun yoğunluğunu azaltmaktır(1). Beyin, bu şekilde vücuttaki enerji fazlalığından kurtulmayı hedefler.

Sevimli Varlıkları Isırmak İstemek

Sevimli bulunan nesneye karşı kişi, o kadar heyecan ve mutluluk hissetmektedir ki nesneyi incitme arzusu duyar. Bu incitme isteği diğer saldırganlık türlerinden farklılık gösterir. Daha çok insanlar tarafından sevimli olarak değerlendirilen fiziksel özelliklere sahip varlıklara (bebekler veya hayvan yavruları gibi) karşı ısırma ve sıkma isteği olarak tarif edilebilir. Sevimlilik nesnesi ne kadar uzak ve ulaşılamazsa bu istek o kadar yoğun olur(3).

Varsayımlardan biri bu duygunun temelinin sevimli bulunan nesneyi koruyup kollama arzusu olduğunu ifade etmektedir. Özellikle bu nesne beynin sevimli olarak algıladığı fiziksel özelliklerine sahipse; büyük gözlü, iri kafalı, tombul yanaklı, kısa kol ve bacakları varsa savunmasızlığı işaret ettiği için insanların bakıcılık güdülerini tetiklemektedir(2).

Buna karşılık nesne ulaşılması güç bir konumdaysa kişi kendisini yetersiz ve hüsrana uğramış hisseder(3); bu hissin etkisinden kurtulmak için dişlerini birbirine geçirme, sevimlilik nesnesini ısırma ve sıkma tarzında davranışlar sergileyebilir fakat asıl amaç kesinlikle nesneye zarar vermek değildir.

Yapılan çalışmada duygusal beyin aktivitesi yüksek olan kişilerin daha fazla sevimli saldırganlık sergilediği ortaya konmuştur(4). Özetle günlük hayatta inciterek sevme olarak bilinen sevimli saldırganlık, yoğun duyguların anlık bir dışavurumu olarak ifade edilebilir. Sevimli saldırganlığın bazı insanlarda daha yoğun ortaya çıktığı, oldukça doğal ve insani olduğu, Aragón ve arkadaşları tarafından belirtilmektedir(1).


Kaynakça

1. Aragón, O.R., Clark, M. S., Dyer, R. L. & Bargh, J. A. (2015) Dimorphous expressions of positive emotion: displays of both care and aggression in response to cute stimuli. Association for Psychological Science. 26(3), 259-273.

2. Brandt, K.S. (2019). Cute aggression: why you want to squeeze adorable creatures. Erişim adresi https://www.brainfacts.org/thinking-sensing-and-behaving/emotions-stress-and-anxiety/2019/cute-aggression-why-you-want-to-squeeze-adorable-creatures–091019

3. Borden, M. (2018). The chemistry of cute aggression. Erişim adresi https://www.chemistryislife.com/the-chemistry-of-cute-agression

4. Univ. of California, Riverside. (2019, June 11). Why do you want to squeeze that adorable baby? cute aggression and the brain [Video file] Erişim adresi https://youtu.be/VPj_Zbjmq6I


Okuduğunuz içerik sevgiyle oluşturulmuştur ❤️

Başa dön tuşu